Türk halkının en eski anlatı türlerinden biri olan bilmeceler birçok alanda olduğu gibi eğitim alanında da çok önemli bir role sahiptir. Gerçekten de geçmişten bugüne kültürümüzü taradığımızda birçok bilmecelerimizin olduğu bilinen bir gerçektir. Bu satırları okuyan herke hayatından en az bir kere bir bilmece karşında düşünmüştür. Buradan da anlaşılacaktır ki bilmece hayatımızın bir parçası haline gelmiştir. Biz bu yazımızda bilmecenin okul öncesi eğitimde (Anaokulu bilmeceleri) nasıl bir fonksiyonu olduğuna değineceğiz.
Bilmecenin iki farklı unsuru vardır; Birincisi merak uyandırması ikincisi de bilme arzusu.
Merak arzusunun insanda birçok duyuyu harekete geçirerek onu maksimum performansa çıkarır ve öğrenme miktarını doruğa ulaştırır. Aslında çocuk burada öğrenme arzusunu istemeden öğrenme yaşar daha da doğrusu yaşayarak öğrenir çünkü böyle bir öğrenme çocuğun hem hafızasında daha uzun süre saklanır hem de daha içsel bir süreç haline gelir.
İkinci unsur ise bilme arzusudur. Bu tipik bir eğitim çeşididir. Böyle bir durumda insan karşılaştığı zorluk karşısında elindeki her şeyi ortaya koyar ve savaşır. Bu savaşı kazandığında ise daha güçlü bir konuma gelir. Örneğin sınava giren bir öğrencinin yaşadığı bilme arzusudur bu sınav da zorluk karşısında mücadele etmiş ve zafer ile ayrılmıştır artık bu kazanımlar öğrenci ile içselleşecektir.
Bu sebeplerle bilmece çocuğun kelime haznesini geliştirdiği gibi soyut düşünebilme becerisine de katkı sunar. Şimdi bilmecenin bazı önemli faydalarını aşağıda sıralayalım.
Bilmecenin Faydaları;
- Çocuğa dili daha iyi öğretir.
- Bilmece ortaya koyduğu problem karşısında çocuğa analitik düşünme kabiliyeti kazandırır.
- Kültürü çocuğa aşılama görevi üstlenir.
- Merak ile öğrenme ya da istemeden öğrenme sağlar.
- Zorluk karşısında mücadele etme dirayetini ve gücünü ortaya çıkarır.
- Bilgi vericidir.
Okul öncesi bilmeceler ve cevapları
Örneğin:
Dünyanın dörtte üçü
Bir ucundan bir ucu
Bilmeceler içinde
Bu bilmece en gücü
Bilmecesinin cevabı “deniz” dir. Anlaşılacağı üzere dünyanın dörtte üçünün su olduğu bilgisini çocuğa eğlenerek öğretme amacı güder.
Altı mermer
Üstü mermer
İçinde bülbül öter
Bilmecesinin cevabı “ağız” dır. Edebi bir sanat ile dişler mermere benzetilmiştir. Ötme fiili de konuşma ile teşbih edilmiştir.
Ben varmadan o varır
Her şeyden çok yol alır
Bilmecesinin cevabı “ışık” tır. Burada ışık hızının mahiyeti çocuğa insan hızından çok fazla olması yönüyle kazandırılmaya çalışılmaktadır.
Açarsam dünya olur
Yakarsam kül olur cevabı
Bilmecesinin cevabı “harita” dır. Ve burada çocuğa öğretilmek istenen tüm dünyanın bir harita ile gösterilebildiği yani haritacılık temel kavramıdır.
Bir küçücük kumbara
Yemek taşır ambara
Bilmecesinin cevabı “karınca” dır. Amaç hayvan sevgisi ve bilgisini çocuğa aşılamaktır.
Tüm bu anlatılanlardan da anlaşılacağı üzere anaokulu dönemi gibi bir dönemde çocuğun Anaokulu bilmeceleri ile muhatap olması oldukça önemlidir. Çünkü çocuğa birçok kazanımı hem kısa sürede ve hem de severek katacaktır. Ayrıca bu dönemde çocuklara bir kazanımı oyun şeklinde verebilmek o kazanımın amacına ulaşabilmesi için fevkalade önemlidir. Çünkü çocuk anaokulu sürecinde oyun ile okulu henüz birbirinden tam olarak ayırt edemez. Sonuç olarak çok uzun ve zorlu süreçler ile öğretilebilecek bazı bilgi ve davranışlar çocuğa severek aşılanır.